Kısacası, Kadir tipik DEHB + Davranım Bozukluğu örneğiydi.

Kadir 5 yaşına gelene kadar durum hep böyle devam etti. Bu arada 1-2 kreş deneyimi de hüsranla sonuçlandı. Anne baba DEHB + Davranım Bozukluğu konusunda bilgilenmişti. Ama ne ceza ne de ödül sisteminden sonuç alınamadı. Dayanamayıp Kadir’e vurdukları bile oluyordu. Aile de çaresizdi. Neredeyse toplumdan soyutlanmışlardı. Çünkü ne ev gezmesine ne çarşıya, para gidebiliyorlardı. Sürekli kaza tehlikelerinden korkulu rüya görüyorlar; onu uyarmakta ya da bazen kontrollerini kaybedip vurmalarından dolayı kendilerini çok kötü hissediyorlardı.Beş yaşından itibaren Kadir için ilaç tedavisi başlandı. Annebaba da Kadir’le daha etkin baş etmek için Ebeveyn Eğitimi Gruplarına katıldılar. Kadir şimdi dokuz yaşında ve artık neredeyse tamamen düzelmiş bir çocuk. Davranım Bozukluğu belirtileri olan vurma, kırma veya annebabaya karşı gelme neredeyse hiç yok. DEHB için ilaç tedavisi sürüyor. Hala çok hareketli bir çocuk ama bu hareketlilik ona zarar verecek boyutta değil. İlacını vermeyi unuttuklarında hemen belli oluyor ve hareketli olan Kadir aşırı hareketli oluyor.

Bazen ailesi soruyor: Tedavi ne zamana kadar sürecek?

Yanıt: Gerektiği zamana kadar.

Yani ilaç verilmediği zaman da Kadir’in hareketliliği kendisine zarar vermezse o zaman tedavi kesilip gidişata göre karar verilebilir. Bu arada unutmayalım ki tedavi olmasaydı Kadir’in yaşayacakları neler olabilirdi?

Yaşanan tüm bu öğrenme zorluklarına sınavlarda dikkatsizce yapılan hatalar eklenir. Sabırsızlıkları nedeniyle soruları hızlıca okuma, tam okumama ve yanlış okumalara sık rastlanır. Bu nedenle çok iyi bildikleri bir soruyu dahi yanlış cevaplayabilirler. Test sınavlarında çeldiricilere kolaylıkla kanarlar. Özellikle ilkokula başladığı yıllarda sınav kağıdını öncelikle vermeyi marifet sayarlar. Sonunda bilgileri ve bildiklerinden daha azı oranında not alırlar.

Ne kadar düşecek, arkadaşlarından ne kadar dışlanacak, şu ana kadar öğrendiklerinin ne kadarını öğrenebilecek, ona ne kadar bağırılacak ve hatta kaç kere dayak yiyecekti.Bunları bilmiyoruz. Ancak ilacın ne yapabildiğini ve uzun dönem etkilerini çok iyi biliyoruz. Zaten Kadir’in bebekliğinden beri gittiği bir çocuk doktoru var ve her yıl bir kez onu görüyor. Ona göre sağlıklı, zeki ve mutlu bir çocuk. Ben de tamamen aynı görüşteyim.

Kadir; DEHB ile birlikte Davranım Bozukluğunun bir arada görüldüğü durumlar için tipik bir örnek. Aynı zamanda çok şanslı bir örnek. Çünkü Kadir DEHB+DVB olduğu erkenden anlaşılıp tedaviye başlanan ve bu tedaviye çok olumlu yanıt verip hızla düzelen bir çocuk. Henüz 2.5 yaşında ailenin eve misafir kabul ederken gelen aileyi “ÇOCUĞUNUZUN KASKOSU VAR MI?” diyerek esprili bir biçimde uyarmak zorunda kaldığı, annebabanın “biz bu çocukla baş edemeyeceğiz” düşüncesiyle günlerce uykusuz kaldığı ve tüm çevreden gelen bilir bilmez önerilerden bunaldıkları dönemden bugünlere geldiler. Artık sadece ilacını almadığı günlerde çok hareketli olan ama saldırganlık veya küfür gibi hiçbir DVB belirtisi kalmamış olan bir çocuk. Oysa DVB olan pek çok çocuk Kadir kadar şanslı değildir. Çünkü erkenden tanınıp tedavi edilmediğinde DVB çok tehlikeli bir hastalık olabilir.

DVB olan çocuklar saldırgan ve düşmanca hareketlerde bulunur; başkalarının haklarını hiçe sayarlar. Davranım Bozukluğu belirtileri 4 ana gruba ayrılır:

  • İnsanlara ve hayvanlara karşı saldırganlık,
  • Eşyalara zarar verme,
  • Dolandırıcılık ya da hırsızlık,
  • Kuralları ciddi bir biçimde bozma.
  • Kısacası DVB toplumda “psikopat” veya “sosyopat” olarak tanımlanan kişilerin çocukluk ve ergenlikteki halidir.

Davranım Bozukluğu olan çocukların ergenlik döneminden itibaren alkol veya uyuşturucu madde kullanımı için risk grubunda oldukları ve yasalarla başlarının belaya girebildiği görülmektedir. Erişkin yaşlara gelindiğinde bu çocukların bazılarında düzelme görülürken, bazıları antisosyal davranışlarını sürdürerek geleceğin suçluları olurlar.

Sonuç olarak Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu belirtilerine ek olarak, erken yaşlardan başlayarak hırsızlık, yalan söyleme, kavga-dövüş başlatma, insanlara ve hayvanlara acımasız davranma gibi belirtiler gösteren çocuklarda, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Davranım Bozukluğu birlikte ele alınarak tedaviye başlanmalıdır. Bu tedavi programı içerisinde Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğunun ilaçla tedavisi, çocuğun ve ailenin bireysel veya grup tedavisine alınması yer almalıdır. Ayrıca ailede antisosyal kişilik bozukluğu veya alkol-madde kullanım bozukluğu olan bireylerin tedavisi de gereklidir. Çünkü sağlıklı bir aileye sahip olan Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu çocukların erişkin yaşama uyumu çok daha iyi olmaktadır.

Davranım Bozukluğu Belirtileri

  • İnsanlara ve hayvanlara karşı gösterilen saldırganlık
  • Çoğu zaman başkalarına kabadayılık eder, gözdağı verir.
  • Çoğu zaman kavga-dövüş başlatır.
  • Başkalarının ciddi bir biçimde fiziksel olarak yaralamasına eden olacak bir silah kullanmıştır. (örneğin bir değnek taş, kırık şişe, bıçak, tabanca)
  • İnsanlara karşı fiziksel olarak acımasız davranmıştır.
  • Hayvanlara karşı fiziksel olarak acımasız davranmıştır.
  • Başkasının gözü önünde birşey çalmıştır. (örneğin saldırıp soyma, çanta kapıp kaçma, göz korkutup alma, silahlı soygun)
  • Birisini cinsel etkinlikte bulunması için zorlamıştır.
  • Eşyalara zarar vermek.
  • Ciddi hasar vermek amacıyla isteyerek yangın çıkarmıştır.
  • İsteyerek başkalarının malına mülküne zarar vermiştir. (yangın çıkarma dışında)
  • Dolandırıcılık ya da hırsızlık.
  • Bir başkasının evine, binasına ya da arabasına zorla girmiştir.
  • Bir şey elde etmek, bir çıkar sağlamak ya da yükümlülüklerinden kaçınmak için çoğu zaman yalan söyler (yani başkalarını atlatır).
  • Hiç kimse görmeden değerli şeyler çalmıştır (örneğin kırmadan ve içeri girmeden mağazalardan mal çalma; sahtekarlık).
  • Kuralları ciddi bir biçimde bozma (ihlal etme)
  • 13 yaşından önce başlayarak, ailenin yasaklarına karşın çoğu zaman geceyi dışarıda geçirmektedir.
  • Anababasının ya da onların yerini tutan kişilerin evinde yaşarken en az iki kez geceleyin evden kaçmıştır (ya da uzun süre geri dönmemişse bir kez).
  • 13 yaşından önce başlayarak çoğu zaman okuldan kaçmıştır.